Tatilin de tatili olur mu? Eğer olursa, yani yapılırsa böyle bir şey, zincirleme devam eder mi diye düşünüyorum. Bazen ihtiyacım oluyor çünkü. Kimi tatillerde öylesine yoruluyorum ki, bir kez daha en azından birkaç gün dinlendirmek istiyorum beynimi. Dondurup kaldırmak, vakti gelince çözülmesini beklemeden kızartmak istiyorum.
Arkadaşlıklar, dostluklar, sevgililer ve adayları, kalp kırıklıkları, gülümsemeler, doğum günleri, kahkahalar, eski defterler, kalabalık aile ortamları... Çok şeyi birleştirdi bu sömestr. Bir tarafımı parçalayıp, bir yanımı toparladım.
Ailecek kahkahaların patlatıldığı o kalabalık okey masasında, beri yandan da romantik mesajlar çekebildim. :) Kimi zaman bir çok şeyi aynı anda yapmayı başarıp, kimi zaman bir çuval inciri berbat edebildim. Ve ilk defa berbat olan incirlerin tadından bu kadar haz alabildim.
3 Şubat 2008. Yaş 20. Büyüyorsun tabi, büyüyoruz ama hiçbiri 18'den 19 a atlamak gibi değil. O daha bir zor gelmişti bana nedense. :) Size de oldu mu bilmem. Daha çok insan hatırladı bu kez ve hepsi, doğduğuma sevindiklerini belirten mesajlar attılar, kucakladılar. Eski sevgiliden arkadaşça notlar geldi; aslında hiç de arkadaşça olmadığını bildiğim... (: "Yok artık! Sen de mi hatırladın?" dediklerim, unutmadı en önemliside. Bir kez daha teşekkürler burdan. ;**
Elime kalemi, önüme kağıdı, beynime fikrimi almadan yazamıyorum işte. Hepsi yerli yerindeydi ve bunlar çıktı. Ziyade olsun... ;)/div> <

<3Comments:
<
<Özellikle artık İngilizce'de yaşımızı söylerken sonuna -teen eki koyamamak bana çok koydu...
Zor ve kolay oldu ağrısız sancısız geçti benim 20lik diş sendromum da =)/p> <