<
<05 Mart 2007
posted by
<
Antartika bölgesinin İmparator Pengueni, şiddetli kar fırtınalarında, buzlarla kaplı kıtanın uçsuz bucaksız bölgelerinde yaşamını sürdürmek için yollar aşar. Çevre soğuk ve tehlikelerle doludur; oysa o, engellere karşı cesurca mücadele ederek ilerlemesini sürdürür. “İmparatorun Yolculuğu”, penguenlerin Antartika’nın güçlüklerle dolu buz tabakaları üzerinde yüzlerce millik yolculukları sırasındaki hayatta kalma mücadelesini perdeye yansıtan bir belgesel dram. Yaşamı sürdürmenin neredeyse imkansız olduğu bu bölgede, hayatın mucizesini anlatmak için kullanılan manzaraların güzelliğine penguenlerin olağanüstü mücadelesi eklenince, ortaya son derece estetik ve zihinlerde yer edici bir belgesel çıkmış. Luc Jacquet imzalı “İmparatorun Yolculuğu”, cesaret, aşk ve yaşama savaşının inanılmaz hikayesini anlatıyor. Gizemli bir hayat süren İmparator Penguenler’in yaşamları ve kendi türlerini hayatta tutma mücadeleleri olağanüstü bir görsellikte perdeye yansımakta.


çok başarılı bir belgeseldi. vizyona girdiği sene(2005) izleme fırsatım olmamıştı. ama bu akşam gerçekten çok etkilendim ve bloga koyma ihtiyacı hissettim. izlerken "bu nasıl bir fedakarlıktır!" dedim.anne yavrusunu doğurduktan sonra babaya emanet ediyor ve 2 ay süresince ortadan kayboluyor. bu süre içinde besliyor kendini ama kendisi için değil, döndüğünde çocuklarını besleyebilmek için. tüm babalar iç içe geçiyorlar 2 ay süresince. ayaklarının üzerinde taşıdıkları yumurtaları sıcak tutabilmek adına kenetleniyorlar adeta. tam bu sahneleri izlerken, insanın aklına; "insanlar bu konuda ne kadar başarılı?" sorusu geliyor. hakkaten ebeveynler ne kadar başarılı? çocuklarına sahip çıkabiliyor mu herkes, ya da eşler arasında bu kadar orantılı bir paylaşım kaç ailede mevcut? senin benim belki. peki ya onların?... ucu bucağı bir muamma bu sorunun malesef.
filme geri dönecek olursak; seslendiren Tamer Karadağlı ve Arzu Balkan ı kutlamak istiyorum gerçekten. o duyguyu verdikleri için.. ;)

bu filmin bir benzerini Planet Earth'te de izlemiştim ama bu akşam izlediğim bambaşkaydı. ruha dokunan bir tarafı vardı sanki. hala izlemediyseniz mutlaka tavsiye ederim.

/div> < < <<


<4Comments:
Yorum Gönder/div>

<
At <2:26:00 ÖÖ/a>, <Blogger halil/b>

maalesef kaçırdım ben bu belgeseli:((...blogger arkadaşlarımdan bir tanesi de önceden söylemesine rağmen fırsat bulamadım:((...bir belgesel izlemiştim bundan bir kaç hafta önce penguenlerle ilgili; çok farklı canlılar...babaya hayranım ben.../p> < 

< <
At <8:36:00 ÖÖ/a>, <Blogger torkunc/b>


(bir rahatlama hasıl oldu üstüme)/p> < 

<
At <3:05:00 ÖÖ/a>, <Blogger kelimebitkisi/b>

<halilöncelikle saolunuz. ;)
sonralıkla, kaçırdıysan mutlaka edin derim.
freedomonların düşünme kapasitelri yok ya sanırım ondan. ama insan denen canlı düşündükçe kötüyü de düşünüyor tabi...
torkuncben tamer k. konusunda sana katılmamakla birlikte, evt insan böyle içindekileri söyleyince bi rahatlıyo hakkaten. patavazsız olmak lazım.. ;)/p> < 

<

Yorum Gönder/div> <<
<